5.5 milyar lira için devleti 442 milyar borçlandıracaklar

Orta ve üst gelir grubuna yönelik yeni konut müjdesinin maliyeti çok düşük açıklanmasına rağmen Hazine’nin borçlanma limitlerinin olağanüstü artırılması, iktidarın yeni seçim vaatlerini karşılamak için devleti olağanüstü düzeyde borcun altına sokacağı endişesine yol açtı. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın hesaplamalarına göre, yasa çıktıktan sonra 50 bin konut satılırsa Hazine bu yıl vatandaşa 2 milyar 750 milyon lira faiz desteği sağlayacak. Konut sayısı 100 bine çıkarsa devletin üstleneceği destek miktarı 5.5 milyar lira olacak.

YEDEK ÖDENEK

Sonraki yıllarda destek biraz daha artsa da 3 yılın sonunda devletin 50 bin konut için yapacağı toplam katkı tutarı 18 milyar 220 milyon TL düzeyinde gerçekleşecek. 100 bin konutun satışı bu yıl yapılsa dahi Hazine’nin ihtiyaç duyacağı acil kaynak 5.5 milyar lira olacak. Normalde bu kaynak, ilave borçlanmaya gerek olmaksızın bütçenin yedek ödeneklerinden Hazine’ye aktarılabiliyor. Ancak, konut desteği gerekçe gösterilerek sadece 5.5 milyar liralık kaynak ihtiyacı için iktidara 442 milyar liraya kadar ilave borçlanma yetkisi verilmesi, tüm seçim harcamaları ve yeni vaatlerin bu borçlanmalarla karşılanmak istendiği yorumlarına neden oldu.

SAKINCALI KAYNAK

Yasa teklifinin TBMM’deki görüşmelerinde, böylesine devasa borçlanmanın konut desteği için değil, seçim vaatlerini finanse etmek için yapılacağı ifade edildi. Muhalefet milletvekilleri Meclis’in son dönemde AKP’nin seçim yatırımlarına alet edildiğini belirtirken CHP’li Süleyman Girgin, “Yetkilerini belki de 4-5 ay sonra devredecek bir iktidara seçim öncesinde 442 milyar liralık devasa kaynak aktarmak çok sakıncalı” dedi.

Mhp de kararı yanlış buldu

Borçlanma yetkisi verilmesi MHP’de de soru işaretlerine yol açtı. MHP Milletvekili Mustafa Kalaycı, maddenin yanlış yazılmış olabileceğini belirtirken, “Ben pratik çözüm olarak konut finansmanıyla ilgili özel tertip borçlanma senedi çıkarma yetkisi verelim diyorum. Diğer hükümleri ayıklayalım, Anayasa’ya aykırılık iddiaları da ortadan kalkmış olur” dedi. Kalaycı, maliyetle ilgili de kafasına takılan şeyler olduğunu, 8 yıldan itibaren kredi geri ödemesi başlayacağı için aslında kamu bütçesine gider oluşmayacağını söyledi.