Kelebek Magazin

FED faiz kararı ne zaman açıklanacak? FED faiz kararı ne olur?

FED, küresel piyasaların dikkatle takip ettiği faiz kararını 4 Mayıs’ta açıklayacak. FED faiz kararı tahmini olarak 50 baz puan artırması …

FED, küresel piyasaların dikkatle takip ettiği faiz kararını 4 Mayıs’ta açıklayacak. FED faiz kararı tahmini olarak 50 baz puan artırması fiyatlanırken, haziran ve temmuzda 75’er baz puanlık faiz artışına gideceği öngörülüyor. ABD Merkez Bankası’nın (Fed) yüksek enflasyon endişesi nedeniyle faiz artışı konusunda şahinleşmesi, Türkiye’nin de aralarında bulunduğu gelişmekte olan piyasaları derinden etkileyebilir.

Dünya genelinde artan enflasyon oranları merkez bankalarını harekete geçirdi. Para politikalarında sıkışma sürecine giren merkez bankaları, agresif faiz artırım kararları ile piyasaları etkilemeyi sürdürüyor.

FED TOPLANTISI NE ZAMAN?

FED faiz toplantısı 3-4 Mayıs tarihleri arasında gerçekleşecek. FED faiz kararı 4 Mayıs saat 21:00 itibari ile açıklanması bekleniyor.

FED FAİZ KARARI NE OLUR?

Fed Başkanı Jerome Powell da bundan sonra para politikasının daha agresif adımlarla sıkılaştırılacağına işaret ederek merkez bankasının 4 Mayıs’taki toplantıda 50 baz puan faiz artırımını ele alacağını söyledi.

Fed’in ABD ekonomisine ilişkin değerlendirmelerinin yer aldığı Bej Kitap raporunun nisan sayısında da büyüme ve enflasyon uyarısı yapıldı.

VOLATİLİTE ARTABİLİR

Yurtiçinde ise dolarda 14.60 – 14.85 lira arasındaki yön arayışı devam ediyor. Analistler, haftaya gelecek yoğun veriler sonrasında dolar kurunda yüksek volatilite yaşanabileceği konusunda uyarıyor. Dünya üzerindeki gelişmiş ülkelerin merkez bankaları da faiz politikalarında değişikliğe giderek Fed dalgasına hazırlık yaptı. Ancak Merkez Bankası (TCMB), faiz artıran diğer ülkelerin aksine geçen yılın sonunda politika faizini kademeli olarak 500 baz puan indirerek yüzde 14’e çekmişti. Bu veri güncel enflasyona göre TL’nin eksi 47 puan negatif getirisi olduğu anlamına geliyor.

TÜRKİYE’Yİ BEKLEYEN RİSKLER

Uzmanlara göre, Fed faiz artırdığında gelişmekte olan piyasaları bekleyen çeşitli riskler bulunuyor. Sermaye kaçışının hızlanması ve borçlanma maliyetlerinin artması bu riskler arasında.

Türkiye’de uluslararası doğrudan yatırımcı girişleri 2015’e kadar kademeli olarak artarken Fed’in faiz artırmaya başladığı 2015 yılının ardından bu rakam ciddi oranda düşmeye başladı. TCMB verilerine göre, 2015’te 12,2 milyar dolar olarak gerçekleşen yabancı yatırımlar 2020 yılına gelindiğinde 6 milyar doların altına indi. 2021 yılında ise bu rakam 7,5 milyar doların üzerinde gerçekleşti.

Bununla birlikte kimi uzmanlar Türkiye’de sermaye kaçışının geçmiş yıllarda yüksek olması nedeniyle bu verinin son faiz artışlarından büyük bir şekilde etkilenmeyebileceği görüşünde. Ancak buna rağmen kimi uzmanlar sermaye kaçışının sürebileceğini düşünüyor. Bunun yanında Fed’in politika faizinin artırmasının borç yükünü de artıracağı belirtiliyor.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ