İkinci dönem kaosa açılıyor!

İlk ve orta dereceli okullarda ikinci dönem 7 Şubat Pazartesi günü başlıyor. “2021-2022 eğitim ve öğretim yılının ikinci döneminde öğretmen, öğrenci ve velileri pembe bir tablo karşılamayacak” diyen eğitimciler MEB’i uyardı.

17 milyon öğrencinin 2. dönemde ders başı yapması bekleniyor. Zorunlu eğitim çağında olmasına rağmen 4 milyonu aşkın öğrenci erken yaşta evlilik, iş ve tarikatlar gibi nedenlerle okula hiç gitmiyor. MEB yeni dönem öncesi 81 İl MEM’ne resmi yazı yazarak, sistemde öğrenci görünmesine rağmen devam etmeyen öğrencilerin tespitini istedi.

DAĞ GİBİ SORUNLAR

Öğretmenlik Meslek Kanunu, mülakat sınavı ve atanamayan öğretmen sayısının 500 binleri aşmasına rağmen okullarda derslere 86 bin ücretli öğretmenin düşük ücretle girmesi, öğretmen açığı ve temizlik personeli sıkıntısı tartışmaları altında yeni döneme ‘Merhaba’ demeye hazırlanan ikinci dönemde öğrenci, öğretmen ve velileri neler bekliyor?

Eğitim İş Genel Başkanı Kadem Özbay:

ÖĞRENCİLER 2 GÜNDE 1 SİMİT BİLE ALAMIYOR

“İkinci dönemde eğitimcileri, öğrencileri ve velileri pembe bir tablo karşılayamayacak.  AKP’nin laiklikten, bilimsellikten, kamusal olmaktan uzaklaştırdığı eğitim, devlet okullarında bile artık paralı hale geldi. Kantinlerdeki fahiş fiyatlar, yardımcı kitapların ücretlerinde korkunç artış ve benzin zamlarıyla birlikte servis ücretleri de ikinci dönemde velilerin belini bükecek. Öğrencilerimiz, okul kantinlerinden günde 1 değil, 2 günde 1 simit bile alamıyor. Bu utanç, alım gücü düşen velilerimiz değil onları bu duruma getirenlerindir.Seçmeli dersler ikinci dönemde de sorun olacak. MEB’in hukuksuz yönlendirmeleriyle öğrenciler müzik, beden, felsefe, sanat, kültür derslerine değil dini derslere yöneldi. Tarikatlarla imzalanan protokoller, sıkıntı olacak. Çocuklarımız ikinci dönemde de gericilikle boğuşacak. Sınıf mevcutlarının hâlâ seyreltilmesi yapılmadı. Okullara hijyen ve korunma materyalleri gönderilmiyor. OECD ülkeleri içinde en çok eğitim materyali eksiği olan ülke Türkiye.”

Eğitim Sen Genel Başkanı Prof. Dr. Nejla Kurul:

MİLYONLARCA ÖĞRENCİYİ ÖĞRETMENSİZ SINIFLAR BEKLİYOR

“Eğitimin çok ciddi sorunları var. Milyonlarca öğrenci, öğretmen ve veliyi ikinci dönemde; personelsizlikten temizlenmemiş okullar, kalabalık ve öğretmensiz sınıflar bekliyor. Öğretmenlerin, ifade ve sendikal örgütlenme özgürlüğü yok. Yağmur gibi yağan zamlar karşısında geçinemeyen öğretmenler ve velilerin gerçeği görülmek zorundadır. İdareciler, MEB’in talepleri ile okulun sorunları arasına sıkıştı. En önemlisi de okullar ve üniversitelerde artık tüm bu soruları paydaşların konuşup çözebileceği demokratik bir ortam kalmadı. Artan baskılar eğitimcilerin ekonomik, demokratik, özlük haklarını ve öğrencilerin öğrenme hakkını korumasını engelliyor.”

Türk Eğitim Sen Genel Başkanı Talip Geylan:

OKULLARDA SALGIN TEDBİRLERİ ÇOK ACİL ARTIRILMALI

“Covid-19 vaka sayısı 100 binlere dayandı. İkinci dönemde okullarda tedbirler azami artırılmalı. Sosyal mesafe, hijyen, maske kurallarına sıkı sıkıya uyulup, hizmetli ve güvenlik personeli ihtiyacı acil giderilip, personel eksikliği olan tek bir okul kalmamalı. AVM, sinema, lokanta gibi yerler açık tutulduğu müddetçe okulların kapatılması düşünülemez. Öğretmen açığı giderilmeden dünyada, ‘eğitimde biz de varız’ diyebilmek olanaksız. En büyük yatırımı eğitime yapıp, en güzel okullar da inşa edilse, okullar en son teknolojiyle de donatılsa öğretmen açığı varsa yatırımların bir anlamı yok. Eğitimin en temel ve acil sorunu öğretmen açığı. Şu anda 77 ilde 115 bin 93 norm açığı ve buna karşın 85 bin 515 ücretli öğretmen var. Atama bekleyen öğretmen sayısı 500 bini aştı.”

Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selahattin Turan:

“OKUL TERKLERİ ARTACAK”

“Öğrenciler dahil eğitimin bütün paydaşlarında ciddi bir motivasyon krizi olduğunu düşünüyorum. Bu durum öğrenme istek ve arzusunu zayıflatıyor. Öğretmen ve öğrencilerin akıl ve ruh sağlıklarının ‘iyilik halleri’ örseleniyor. Okullar ve sınıflar arası nitelik farkından kaynaklanan eğitimde sosyal adalet ve eşitlik bozuldu. Okul terk oranları artarak, toplumsal ahenk bozulacak. Okula ait olma duyguları zayıflıyor.”