Araştırma sonuçlandı: Beyin kitap gibiymiş
ABD’de Columbia Üniversitesi araştırmacıları tarafından gerçekleştirilen bu çalışma, insan beyninin 24 saati bir kitap gibi farklı bölümlere ayırdığını ortaya koydu.
ABD’de gerçekleşen araştırma, bir yerden başka bir yere gitme ya da bir faaliyetten diğerine geçme sırasında beyin faaliyetlerinde gözle görülür bir değişiklik yaşandığını doğruluyor. Bu bölümlere ayırma süreci, beynin günlük yaşam akışını anlamlandırmasına yardımcı oluyor.
Ancak bugüne dek yapılan çalışmalarda, beynin her bir bölümün nerede başlayıp nerede biteceğine nasıl karar verdiği tam olarak bilinmiyordu. Yeni araştırma, beynin bu süreci kişinin önem verdiği unsurlar ve önceliklerine göre kişiselleştirdiğini gösteriyor.
Columbia Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nden Doçent Christopher Baldassano, çalışmayla ilgili olarak, “Günün yeni bir bölümüne başladığımızda beyin aktivitesindeki ani değişimlerin yalnızca çevremizdeki ani değişimlerden kaynaklandığı teorisine meydan okumak istedik. Beyin, yaşam deneyimlerimizi bizim için anlamlı olan parçalara ayırıyor” dedi.
Araştırma ekibi, çalışmada dört farklı mekandan (restoran, havaalanı, market ve konferans salonu) ve dört senaryodan (ayrılık, teklif, iş anlaşması ve buluşma) oluşan 16 kısa sesli anlatım hazırladı. Toplamda 415 katılımcı bu anlatıları dinlemeye davet edildi. Bazı katılımcıların beyin aktiviteleri izlenirken, diğerlerinden ise hikayenin yeni bir bölümünün başladığını düşündükleri anlarda bir düğmeye basmaları istendi.
Araştırmada ayrıca, bazı katılımcılara çalışmanın belirli yönlerine odaklanmaları söylendi. Örneğin, bir restoranda evlilik teklifi yapılan bir hikayede, katılımcılardan teklife ya da yemek siparişlerine odaklanmaları istendi. Odaklanma talimatları, katılımcıların beyin aktivitelerindeki yeni bölümlerin belirlenme şeklini etkiledi ve beynin o anda en önemli gördüğümüz şeylere göre düzenleme tekniklerini uyarladığını ortaya koydu. Mevcut öncelikler ve hedeflerin yanı sıra geçmiş deneyimlerin de bu süreçte etkili olduğu görüldü.
Araştırma ekibi, çalışma ile ilgili yayımladıkları makalede, “Bu sonuçlar, şematik olay senaryolarına damıtılmış geçmiş deneyimlerin, gerçek deneyim algılarımızı oluşturma şeklini değiştirdiği mekanizmaları tanımlıyor” ifadelerini kullandı.