Çin’deki laboratuvarda COVID’den sonra bir virüs daha ortaya çıktı
Tüm dünyayı etkisi altına alan ve iki yıldır yeni varyantlarıyla devam eden corona virüsünden sonra aynı laboratuvarda bir yeni virüs daha tespit …
Tüm dünyayı etkisi altına alan ve iki yıldır yeni varyantlarıyla devam eden corona virüsünden sonra aynı laboratuvarda bir yeni virüs daha tespit edildi. Farelerde bulunan virüsün, COVID’in ortaya çıktığı ve pek çok iddianın hedefinde yer alan Çin’deki laboratuvarda bulunması ise endişe yarattı.
Dünya henüz corona virüsü salgınını atlatamamışken COVID iddialarının merkezindeki Çin laboratuvarında, farelerde bulunan yeni bir virüs tespit edildi. Wuhan Viroloji Enstitüsü’ndeki araştırmacılar, bir farede kod adı LsPyV KY187 olan patojeni keşfettiler.
Tespit edilen virüs; her yıl milyonlarca çocuğu enfekte eden ancak son derece hafif olan bir polyomavirüs ailesine ait.
Laboratuvardaki bilim insanları, 2016 ve 2019’da Kenya’da yüzlerce kemirgeni test ettikten sonra örnekleri Covid pandemisinin merkez üssü olan Wuhan’daki biyokimyasal araştırma tesisine analiz için gönderdi. Yeni polyomavirüs, bazen zebra faresi olarak da bilinen çizgili bir çimen faresinde tespit edildi.
Çizgili çimen faresi
Araştırmacılar, yeni virüsün bilinen herhangi bir patojenle yakından ilişkili olmadığı için insanlar üzerindeki etkisinin belirsiz olduğunu ve daha fazla incelenmesi gerektiğini söyledi.
YİNE AYNI LABORATUVAR
Bu arada virüsün ortaya çıktığı yer ise ayrıca endişe yarattı. Çünkü COVID, söz konusu laboratuvardan sadece 12 kilometre uzaklıktaki bir hayvan kesim pazarında yayılmaya başlamıştı. Laboratuvar, salgınla beraber dikkat çekerken Çinli yetkililer, laboratuvara yönelik bağımsız soruşturmaları engellemişti ve en eski COVID hastaları hakkında bilgi içeren önemli verita banlarını silmişti. Ayrıca resmi COVID teşhislerinden aylar önce gizemli bir grip benzeri virüse yakalanan laboratuvar araştırmacıları susturuldu veya ortadan kayboldu.
Wuhan Viroloji Enstitüsü, COVID’in nasıl ortaya çıktığı araştırılırken verileri silerek ve bilgi paylaşmayarak dikkat çekmişti.
Corona virüsünün laboratuvardan yayıldığına dair tez, 2020’nin başlarında komplo veya yabancı düşmanlığı olarak reddedildi. Ancak zamanla laboratuvar üzerindeki şüpheler daha da arttı. Wuhan Viroloji Enstitüsü’ndeki uzmanların, yarasa ve diğer hayvan corona virüsleri üzerinde yoğun bir şekilde çalıştığı ve COVID’in bilinen en yakın akrabaları üzerinde deneyler yaptıkları biliniyordu.
Ancak COVID’in ilk olarak burada insanlara geçtiğine dair doğrudan bir kanıt bulunamadı. Ve yeni araştırmalar da Huanan Deniz Ürünleri Pazarı’nın pandeminin kaynağı olduğu tezini destekledi.
Huanan Deniz Ürünleri Pazarı
Şimdi aynı laboratuvar yeni bir virüsün ortaya çıkışında rol oynuyor. Geçen kasım ayında Kenya’daki beş ilçede 232 hayvandan alınan örnekleri içeren bir çalışma yapıldı. Araştırmacılar, tümü insanlara sıçrayan zoonotik bulaşıcı hastalıkların taşıyıcıları olarak bilinen 226 fare ve sıçan, beş kır faresi ve bir kirpi inceledi.
İNSANLAR ÜZERİNDEKİ ETKİSİ BELİRSİZ
Numuneler PCR analizi için Wuhan Viroloji Enstitüsü’ne gönderildi. Her hayvanın karaciğer, akciğer ve böbrek dokusu DNA virüslerinin varlığı açısından tarandı. Toplamda 25 hayvanın testi pozitif çıktı. Araştırmacılar, yeni virüsün küçük memeli konakçılarında veya insanlarda hastalığa neden olduğu bilinen herhangi bir virüsle yakından ilişkili olmadığını söyledi:
“Patojeniteleri (insanlarda hastalığa neden olma yetenekleri) ve potansiyel zoonotik bulaşma riski belirsiz ve daha fazla değerlendirilmesi gerekir.”
Söz konusu laboratuvarda ortaya çıktığından şüphelenilen COVID’in yıkıcı etkileri olmuştu. Dünya, hâlâ virüsün yeni varyantlarıyla savaşıyor.
Yetişkinlerin yaklaşık yüzde 80’i hayatlarının bir noktasında, en yaygın olarak çocukluk döneminde bir polyomavirüs enfeksiyonu geçiriyor. Virüs üst solunum yollarında yaşıyor ve genellikle hiçbir semptom göstermiyor.
VÜCUTTAN ATILAMIYOR, İLERLEYEN DÖNEMLERDE CİDDİ ETKİLERİ OLABİLİR
Asla vücuttan tamamen atılmıyor ve kişinin tüm hayatı boyunca uykuda kalıyor. Ancak çok nadir durumlarda, bağışıklığı baskılanmış hastalarda virüs yeniden etkinleşebilir ve çoğalabilir, böbrek ve hatta beyin hasarına neden olabilir.
Laboratuvarda bulunan virüs, endişe yaratsa da araştırmacılar bu virüslerin incelenmesi gerektiğini, gelecekte ortaya çıkabilecek potansiyel virüslerin engellenmesi için bu araştırmaların önemli olduğunu belirtiyor.