Kelebek Magazin

Çok çalışıyoruz fazla mesai yapıyoruz

Yüksek enflasyon ve düşük ücretlerin yanı sıra ücretli kesimin bir diğer sorunu uzun çalışma saatleri. Türkiye’de çalışanlar uzun mesailere rağmen emeğinin karşılığını alamıyor.

Bir kez daha 1 Mayıs’a artan enflasyon, düşük ücretler ve yüksek vergi yükü altında giren Türkiye’nin ücretli kesimi, Avrupa’nın açık ara farkla en fazla mesai yapan milleti konumunda bulunuyor. Üstelik Türkiye, dünyada çalışma saatlerinin en uzun olduğu dördüncü ülke olarak tespit edildi. Uluslararası Çalışma Örgütü’nün raporuna göre haftalık çalışma saatlerinin en uzun olduğu ülke Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) oldu. Körfez ülkesinde işçi kesimi, haftada 50.9 saat çalışıyor. BAE’yi iki Asya ülkesi Hindistan ve Çin takip ediyor. Hindistan’da işçiler ortalama 46.7 saat, Çin’de ise 46.1 saat çalışıyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) en güncel verisine göre Türkiye’nin ücretli kesimi, haftada 43.3 saat çalışıyor. Böylece Türkiye, BAE, Çin ve Hindistan’ın ardından en uzun çalışma saatlerinin olduğu dördüncü ülke konumunda bulunuyor.

AVRUPA’NIN 4 KATI

Haftalık çalışma saatleri; komşu Yunanistan’da 39.7 saat, ABD’de 38 saat, Almanya’da 34.7 saat ve Hollanda’da 31.6 saat olarak tahmin edildi. Avrupa Birliği’nin (AB) istatistik ofisi Eurostat verilerine göre 2023 yılında AB çalışanlarının yüzde 7.1’i haftada 49 saat ve üzerinde çalıştı. Türkiye’de ise fazla mesai yapanların oranı, AB ortalamasını neredeyse 4’e katladı. Eurostat’ın TÜİK’den aldığı verilere göre Türkiye’de 20-64 yaş arasındaki çalışan kesimin yüzde 27.2’si haftada 49 saat ve üzerinde çalıştı. Bir başka ifadeyle Türkiye’deki her 4 çalışandan biri uzun mesailer yapmak zorunda kalıyor. Türkiye’nin ardından en uzun mesailerin görüldüğü ülke İzlanda oldu. İzlanda’da çalışanların yüzde 13.8’i, üçüncü sıradaki Yunanistan’da ise çalışanların yüzde 11.6’sı 49 saat ve üzerinde çalıştı.

Acı reçeteye ‘hayır’ diyorlar

İşçilerin önemli problemlerinin başında ekonomi yönetiminin enflasyonu düşürmek için ‘acı reçete’ uygulayarak, bütün yükü ücretli kesimin omuzlarına yıkmak istemesi geliyor. Uygulanan ekonomi programı, ücretliler ve emeklilerden oluşan düşük ve orta gelir grubundaki vatandaşların kemer sıkmasına dayanıyor. Sendikalar ve meslek örgütleri ise ‘acı reçeteye hayır’ diyerek ekonomik programı eleştiriyor.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ