Kalbi korumanın 6 basit formülü
Kalp-damar hastalıklarının, dünyada ve ülkemizde bir numaralı ölüm nedeni olduğunu hatırlatan Türk Kalp Vakfı Başkanı Kenan Güven, ‘‘Oysa bu hastalıkları kontrol altına almak ve riski yüzde 80 oranında azaltmak mümkün’’ dedi ve bu konuda hayati bilgiler verdi.
Kalp-damar hastalıkları yaş ve cinsiyet ayırt etmiyor yani herkes için büyük bir tehdit. Dolayısıyla bu tehlikenin farkında olmak, ani kalp krizi riskimizi azaltmak için yaşam alışkanlıklarımızı gözden geçirmemiz şart. Türk Kalp Vakfı Başkanı Kenan Güven’e bugün başlayan Kalp Haftası kapsamında kalp sağlığımızla ilgili dikkat etmemiz gereken noktaları sordum. İşte verdiği yanıtlar:
Kenan Güven
HAYAT TARZINIZI DEĞİŞTİRİN
Kalp sağlığımızı korumanın formülü nedir?
Bunun formülü aslında çok basit. Sağlıklı ve dengeli beslenerek, en azından günde 30 dakikalık yürüyüşler yaparak, sigara içiyorsanız hayatınızdan tamamen çıkartarak, alkolü azaltarak ya da hiç kullanmayarak, stresi yöneterek (nefes egzersizleri yapmak gibi…) ve doktor ihtiyacı olmadan düzenli kontrollere giderek bu hastalıkları kontrol altına alabilir ve riskinizi yüzde 80 oranında azaltabilirsiniz.
KENDİ KENDİMİZİ HASTA EDİYORUZ!
Kalp-damar hastalıkları neden bu kadar yaygın?
Kalp damar hastalıkları, dünyada bir numaralı ölüm nedenleri arasında yer alan önemli bir sağlık sorunudur. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, kalp damar hastalıklarına bağlı ölümler, 2006 yıllında yüzde 30 mertebelerindeyken bu oran 2018 yılında yüzde 42 gibi yüksek seviyelere çıkmış görünüyor. Hipertansiyon, diyabet, romatizmal hastalıklar, doğumsal kalp hastalıkları, kalp fonksiyonlarının bozulmasına yol açan kalp kası hastalığı, kalp yetmezliği gibi hastalıkları kapsayan kalp ve damar hastalıklarının gelişiminde; tütün kullanımı, hareketsizlik, obeziteye yol açabilen sağlıksız beslenme gibi olumsuz davranış tarzları büyük rol oynamaktadır.
YİNE FARKINDALIK YARATACAĞIZ
Vakıf olarak ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?
1975 yılında kurulan, Avrupa Kalp Birliği ve Dünya Kalp Federasyonu’nun resmi üyesi olan Türk Kalp Vakfı; kalp damar sağlığı ile ilgili halkı bilinçlendirmede öncü olarak hem ülke genelinde hem de uluslararası alanlarda çalışmalarını sürdürmektedir. İstanbul, Şişli’de bulunan Vakıf, erken tanı noktasında hizmet vermekte ve toplumsal bilinç yaratma görevini uygulama ile birleştirmektedir. Bu bağlamda Vakfımız, Kardiyoloji ve Kalp-Damar Sağlığı konusunda bilinç oluşturarak, hasta memnuniyeti odaklı, kendini ve sistemlerini sürekli geliştiren ve yasal mevzuatlar doğrultusunda kaliteli sağlık hizmeti sunmaktır. Vakfımızda hasta muayenesi, ekokardiyografi, efor ölçümü ile EKG, tansiyon holter ölçümü ve ritim holter ölçümü yapılmaktadır. Merkezimizde, maddi durumu yetersiz olan kişilere de ücretsiz veya düşük ücretli olarak destek sağlanmaktadır. Sağlık Merkezimizde tüm bunlarıı yaparken bir de bu hastalıklara yakalanmadan yaşamlarını sürdürebilmeleri için farkındalık çalışmalarımızla halkımıza mesajlarımızı ulaştırmaya çalışıyoruz. Bu bağlamda ana amacımız; kalp damar hastalıklarıyla ilgili halkımızın uyarılması, bilgilendirilmesi ve hastalanmadan önce sağlıklarına dikkat etmelerinin sağlanması ve farkındalıklarının artırılmasıdır. Bu bilinçle vakfımız, özellikle kalp haftalarında birçok konferans ve eğitici, bilinçlendirici, bilgilendirici organizasyonlar, sportif etkinlikler yapmaktadır. Özetle kalp hastalıklarını önlemenin en etkili ve kolay yolu bilinçlendirme ve farkındalık çalışmalarıdır. Türk Kalp Vakfı’nın, “Kalp damar hastalıklarına karşı farkındalık yaratma” çalışmalarının başında gelen, bugün başlayan, devlet takviminde de yer alan ve kalp sağlığı adına her yıl bir dizi etkinliğin yapıldığı önemli bir sağlık organizasyonu olan Kalp Haftası bu yıl da çeşitli etkinliklerle organize edilecek.
SORUN YAŞAMADAN KONTROLE GİTMEK GEREK
Rutin kontroller neden önemli?
Öncelikle şunu belirtmek isterim. Bir sorun yaşamadan doktora gitmek veya belli periyotlarla check-up yaptırmak maalesef toplumumuzda henüz tam gelişmiş değil. İnsanlar ancak hastalandıklarında doktora gitmekte ve dertlerine çare aramaktadırlar. Tabii ki en ufak bir sorun hissettiğimizde doktora başvurmalıyız ancak benim vurgulamak istediğim, ihtiyacımız olmadan, risklerimiz yokken de en az yılda bir kez kontrolden geçmeliyiz, bir problem varsa erken teşhis ve tedavi ile daha az zaman, daha az para harcayarak, kontrol altına almış oluruz. Doktorlarımızın da belirttiği gibi herhangi bir sorunu olmayan kişilerin yılda bir, ancak tansiyon, kolesterol gibi problemleri olan hastaların da en az 6 ayda bir mutlaka kontrollerini yaptırmalarını tavsiye ediyoruz.
KALBİMİZİ HATIRLAYIP ONA İYİ BAKMALIYIZ
Bugün başlayan bu yılki sloganı “Kalbini İnsanlık için Kullan” ile Nisan Ayı sonuna kadar sürecek olan 35. Kalp Haftası etkinlikleri ile “Kalbimizi hatırlayıp, ona iyi bakmamız gerektiği” konusunda verilen mesajların daha geniş kesimlere ulaşması amaçlanmaktadır.
Vatandaşlarımıza nasıl bir mesaj vermek istersiniz?
Onlara kalp-damar hastalıklarına karşı sağlıklı beslenmeden düzenli kontrole kadar çok basit adımları yaşam alışkanlığı haline getirmelerini, kendileri için, sevdikleri için kalplerine iyi bakmalarını tavsiye ediyorum.
KADINLAR KALBİNİ İHMAL EDİYOR
Genel olarak kadınlar mı erkekler mi kalp sağlığına dikkat etmiyor?
Sağlık Bakanlığı’nın “Türkiye Kalp ve Damar Hastalıkları Önleme ve Kontrol Programı Eylem Planı (2021-2026)” kitapçığında yer alan bilgilere göre, kadınların önleyici tedavilerden daha az faydalandıkları, kalp damar hastalıkları ile ilgili tedavi yöntemlerini erkeklerden yüzde 55 oranında daha az kullandıklarını, iskemik kalp hastalığı olan kadınların tedavilerine daha az dikkat ettiklerini, kadınların erkeklere kıyasla daha fazla kalp damar hastalıkları riskleriyle karşılaştığını görüyoruz. Dolayısıyla mide bulantısı, baş dönmesi, bayılma gibi işaretlerin kalp krizi belirtisi olabileceğini de düşünemedikleri için hastaneye başvurmakta geciken ve hayati tehlike yaşayan kadınlara kalplerini ihmal etmemelerini tavsiye ediyoruz.