Milyonlar açlığa mahkum edilecek edılecek
2010’dan beri enflasyon hedefini tutturamayan TCMB, ücretlere beklenen enflasyona
göre zam talep ediyor. Ekonomistler ise ‘asgari ücretliye refah payı verilmeli’ diyor.
YILLARDIR enflasyon hedefini tutturamayan Merkez Bankası (TCMB), yılbaşında maaşlara ‘beklenen’ enflasyona göre zam yapılmasını talep ediyor. Ekonomistler ise TCMB’nin yüzde 21 olarak hedeflediği 2025 enflasyonuna göre zam yapılmasının milyonları açlığa mahkum edeceğini belirtiyor. TCMB Başkan Yardımcısı Cevdet Akçay, cuma günü yapılan ‘Enflasyon Raporu’ sunumunda “Ücret artışlarında ileriye dönük endekslemeye geçmek için doğru zaman” açıklamasını yapmıştı. Bu açıklama, Uluslararası Para Fonu ve bankaların bu yıl asgari ücrete hedeflenen enflasyona göre zam yapılmasını tavsiye etmesinden sonra geldi.
‘OLACAK İŞ DEĞİL’
2024 yılının yüzde 45’lerde bir enflasyonla tamamlanması beklenirken, piyasada yeni yılda asgari ücret zammının yüzde 25-30’u, memur ve emeklilere yapılacak zammın da yüzde 15-20’yi geçmeyeceği tahmin ediliyor. DW Türkçe’ye değerlendirmelerde bulunan Ekonomist Güldem Atabay, TCMB’nin yüzde 21 olan enflasyon hedefini kast ederek “2025 hedeflerine inanmamız için hiçbir zemin yok” dedi ve ekledi: “Dolayısıyla asgari ücrete yüzde 25 artış, insanları 2025 boyunca ve 2024’ün de nisan ayından beri eklerseniz, 18-19 aylık süreçte, açlık sınırının altına mahkum etmek demek. Bu olacak iş değil.” Atabay, 2025 sonunda tüketici enflasyonunun yüzde 21 değil, yüzde 33-35 bandında olacağını tahmin ediyor. Atabay ayrıca enflasyon hedefleri “güven vermeyen” Merkez Bankası’nın beklenen enflasyona göre zam talebinin “abesle iştigal” olduğunu söyledi.
‘Enflasyonun nedeni kamu’
KADİR Has Üniversitesi’nden Prof. Dr. Erinç Yeldan da beklenen enflasyona göre ücret artışları önerisine tepki gösterdi. Yeldan, asgari ücretlilerinin 2024’teki kayıplarının telafi edilmesini ve üzerine refah payı verilmesini önerdi. Enflasyon beklentilerindeki katılığın ana nedenlerinden birinin kamunun yanlış harcamaları olduğunu söyleyen Yeldan, “Yurtdışı seyahatler, yap-işlet-devret modelinden kaynaklanan, ucu açık israf, kontrol edilemeyen maliyetler… Bunlar sürekli olarak beklentilerin yapışkan haline gelmesinin ana nedenleri olarak gözüküyor” dedi.