Muğla Sol Parti: Yer bulamayan öğrenciler dini vakıf yurtlarına yönlendiriliyor
Muğla Sol Parti yönetiminden yapılan açıklamada il genelinde bulunan 42 bin 467 öğrencinin barınacak yer bulmakta zorlandığını belirtilerek …
Muğla Sol Parti yönetiminden yapılan açıklamada il genelinde bulunan 42 bin 467 öğrencinin barınacak yer bulmakta zorlandığını belirtilerek, “Öğrenciler yıllardır tarikat-cemaat yurtlarına yönlendiriliyor” denildi.
Muğla’da 2 bin 236 erkek ve 3 bin 423 kız öğrenci, ilçeler toplamında da 470 erkek ve 450 kız öğrenci kapasiteli yurt bulunduğunu belirten Muğla Sol Parti yönetimi, Muğla’da 42 bin 467 olan öğrencileri zor günlerin beklediğini açıkladı.
Özellikle büyük şehirlerde kira ve konut fiyatlarının yüzde 100 artması nedeniyle öğrencilerin çıkmazda olduğu ifade edilerek, “Bu durum fırsata çevrilerek öğrenciler yıllardır tarikat-cemaat yurtlarına yönlendiriliyor” denildi.
Corona virüsü salgını ile birlikte ekonomik krizin yıkıcı etkilerinin özellikle yoksul halk kitleleri üzerinde derinden hissedildiği günlerin yaşadığının dile getirildiği açıklama, “Öncelikli kaygının aç kalmamak olduğu bu günlerde, öğrenciler başta olmak üzere krizden en fazla etkilenen alt gelir gruplarının kiracı olarak tutunmasını da neredeyse imkânsız hale getirmiştir” ifadeleri kullanıldı.
ÖĞRENCİLER SESLERİNİ DUYURMAYA ÇALIŞIYOR
Piyasa koşularının kira ve konut fiyatlarını dayatması ve müdahale edecek ne sosyal devlet politikaları ne de mekanizmaların olmadığının belirtildiği açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Devletin ranta dönük neoliberal politikaları, halkın barınma gibi en temel haklara ulaşmasını bile imkansız kılacak derin bir krizi yaşamasına neden olmuştur.
Ailesinin yaşadığı il dışında üniversiteye giren asgari ücretli ya da ortalama gelire sahip bir ailenin çocukları için barınma sorunu bütün sorunların önüne geçmiştir. Çok sayıda öğrenci ‘Barınamıyoruz’ diyerek parklarda yatarak seslerini duyurmaya çalışırken, kimi öğrenciler okullar açılıncaya kadar bütçesine uygun bir ev ya yurt bulmak için çabalamaktadır.
İktidarın tutumu ise öğrencilerin barınma sorununu çözmek yerine kalacak yeri olmayan öğrencileri kolluk kuvvetleri aracılığıyla sürekli taciz etmek ve gözaltına almak olmaktadır”
ASLINDA BU BİR POLİTİK OYUN
Bu sürecin aynı zamanda politik bir boyutun da bulunduğu belirtilerek şu ifadelere yer verildi:
“Siyasi iktidar, dini eğitimin okul öncesi eğitim kurumlarından itibaren verilmesi yönündeki çabalarından, üniversiteye kadar eğitim müfredatını laiklik ve bilim karşıtı bir çizgide yeniden oluşturuyor.
Pratikte tarikat ve cemaatleri, dini vakıf ve dernekleri eğitim sisteminin somut bir parçası olarak devreye sokmuş durumda. Öğrencilerin yıllardır tarikat-cemaat yurtlarına yönlendirilmesi iktidarın ‘Dindar nesil yetiştirme’ yönündeki siyasal-ideolojik hedeflerinden bağımsız değildir.
Yıllardır kamu kaynaklarıyla yapılan destekler sonucunda dini vakıf ve derneklere ait yurtlara daha fazla öğrencinin yönelmesi sağlanmıştır.
İktidar, KYK yurtları önündeki uzun kuyruklar karşısında, önümüzdeki birkaç yıl kendisine sıra gelmeyeceğini gören ve kirasını ödeyebileceği bir ev bulmaktan umudunu kesen öğrenci kitlesini bilinçli bir şekilde çeşitli tarikat-cemaat yurtlarına doğru adeta itmektedir.”
DİNİ VAKIF YURTLARINDA KALANLARA MADDİ DESTEK VERİLİYOR
Tarikat-cemaat yurtları için vakıflara halkın vergilerinden her yıl milyonlarca lira aktarıldığının da belirtildiği açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Dini vakıf ve derneklere ait yurtlarda kalan öğrencilere öğrenci başına geçtiğimiz yıl 650-800 TL destek verilmiştir. Bu yılın ilk 9 ayında yapılacak destek miktarı ise toplamda 173 milyon 704 bin liradır.
2015 yılında Diyarbakır-Kulp’ta, 2016 yılında Adana Aladağ tarikat yurtlarında yaşanan yangınlarda yaşanan kayıplarımız ve 2016 yılında Karaman’da Ensar Vakfında yaşanan sistematik taciz tecavüz olayları gibi trajediler, siyasal iktidarın yeterli yurt yapmaması ve kamu kaynaklarının devlet okulları yerine özel okullara, çeşitli dini vakıf ve derneklere aktarması sonuçlarından birisidir.
Yoksul halkın, çocuklarının barınma ihtiyacını giderememesi yüzünden tarikat yurtlarının ağlarına düşmesi çaresizliği, açıklanan trajik sonuçların ortaya çıkmasıyla sonuçlanmaktadır.
Öğrencilerin barınma sorununu çözmek için yeni yurtlar yaptırmak, mevcut öğrenci yurtlarının fiziki ve altyapı koşullarını iyileştirmek için kaynak ayırmayan iktidar, yıllardır arka bahçesi olarak gördüğü tarikat-cemaat yurtları söz konusu olduğunda kamu kaynaklarını kullanmaktan geri durmamaktadır.
Bu yurtlarda kalan öğrencilerin tarikat mensubu hocalar eşliğinde dini etkinliklere ve sohbetlere katılmasının zorunlu olduğu bilinmektedir”
MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTE’NDE DURUM
Muğla’ya üniversite okumak için gelen öğrenciler ve aileleri açısından da durumun farklı olmadığının altı çizilerek şöyle devam edildi:
“Öğrencilerin, öncelikli olarak barınma giderlerini karşılayamamaları nedeni ile önemli bir bölümünün kayıt dondurma, kayıt yaptırdığı halde derslere devam edememe ya da memleketlerine geri dönme gibi yönelimlere başvurduğu görülmektedir.
Öğrencilerin bir bölümü, ideal yaşam şartlarından uzak yerlerde yaşamak zorunda kalmaktadır. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi resmi verilerine göre, kent merkezinde 2 bin 236 erkek ve 3 bin 423 kız öğrenci, ilçeler toplamında da 470 erkek ve 450 kız öğrenci kapasiteli yurt imkânı bulunmaktadır.
Üniversitenin mevcut 42 bin 467 olan toplam öğrenci sayısı ve 2022 YKS ile yerleşecek öğrenciler de düşünüldüğünde bu sayının son derece yetersiz olduğu ve yukarıda belirtilen sıkıntılara çözüm olamayacağı açıktır. Yeni kayıt yaptıran öğrenci sayısının mezun olan öğrenci sayısından daha fazla olması bu ihtiyacı her geçen yıl daha da büyütmektedir”
YENİ ADIMLAR ATILMALI
Siyasal iktidarın tercihlerinin yanı sıra, Muğla kenti yerel yönetimleri açısından da adımlar atılması gerektiğini düşündüklerinin de belirtildiği açıklamanın devamı şöyle:
“Yerel yönetimlerimiz kendi imkanları ölçüsünde, yurt yapımı, belirli binaların bu amaçlı kullanıma açılması vb. adımlar atmalıdır. İlimize öğrenim amaçlı gelen öğrencilerimize bu anlamda sahip çıkılmalıdır.
Ekonomik olanakları yetersiz öğrencilerin eğitim alma haklarını kullanmalarını sağlamak sosyal devlet olmanın ve toplumsal adalet ve fırsat eşitliği ilkelerinin temel gereklerindendir. Bunun için talep eden tüm öğrencilere her kademede, ama özellikle orta ve yükseköğretimde yurt olanağı sunmak sosyal devletin temel sorumluluğudur.
Eğitim bir ayrıcalık değil, temel bir insan hakkıdır. Öğrencilerimizin insanca yaşayabilecekleri beslenme ve barınma hakkı, anayasal bir hak, kamusal bir sorumluluktur. SOL Parti İl Örgütü olarak yerelimizde sürecin takipçisi olacağımızı belirtir, tüm halkımızı saygıyla selamlarız.”