TL’ye güvenen yine kaybetti
Sabit getiriyi seven ve tasarruflarını TL’de tutan yatırımcıların kaybı yine büyük oldu. TL mevduat yüzde 32.09, TL tahviller ise yüzde 54.50 reel kayba yol açtı
TL’ye güvenerek tasarruflarını TL mevduata ya da diğer Türk Lirası cinsi borçlanma araçlarına yatıran yatırımcılar son bir yılda reel olarak ciddi kayıplar yaşadı. Nisan 2023 – Mart 2024 tarihlerini kapsayan bir yılda TL tutan ve güvenen yatırımcıların birikimleri enflasyonun altında adeta pul oldu. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı finansal yatırım araçlarının reel getiri oranları verilerine göre mevduat faizi TÜFE ile indirgendiğinde bir yılda yüzde 32.09 oranında kaybettirdi.
Yıllık değerlendirmede devlet iç borçlanma senetlerinin (DİBS) kaybı daha büyük oldu. DİBS yıllık olarak yüzde 54.50 oranlarında yatırımcısına kaybettirdi. Dolar ise bir yılda yüzde 0.01 reel kayba neden oldu. Söz konusu bir yılda en yüksek reel getiri külçe altında gerçekleşti. Altın TÜFE ile indirgendiğinde yüzde 19.54 oranlarında yatırımcısına en yüksek reel getiri sağlayan yatırım aracı oldu. TÜFE ile indirgendiğinde BIST 100 endeksi yüzde 3.50 ve Euro yüzde 1.50 oranında yatırımcısına reel getiri sağladı.
NEGATİF FAİZ CEZA OLDU
TÜİK geride kalan bir yılın enflasyon oranını, yani Nisan 2023-Mart 2024 döneminin oranını yüzde 68.50 olarak açıkladı. Tasarrufları Türk Lirası mevduatlarda değerlendirmek TL’ye güvenin en somut göstergesi fakat para birimine güvenip parasını TL’de tutan yatırımcı, iktidarın ısrarla sürdürdüğü negatif faiz politikası ile cezalandırıldı. Türkiye’de ekonomi yönetimi bir tercih olarak 2021 yılı ortasından itibaren negatif reel faiz uygulamaya başladı. Faizler baskılandı ve parasını TL mevduatta ya da diğer tasarruf araçlarında tutmakta ısrar edenler enflasyon karşısında kaybettiler.
Mevduatta aslan payı hâlâ dövizde
Türkiye’de parasını bankacılık sisteminde tutan tasarruf sahibi sabit getiriyi seviyor. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun 29 Mart haftasına ait verilerine göre mevduatların yüzde 41.5’i TL ve yüzde 43.8’i ise yabacı para cinsinden mevduat hesaplarında tutuluyor. Kur Korumalı Mevduat’ın (KKM) payı ise yüzde 14.7’ye gerilemiş durumda. KKM’nin de dövize endeksli olduğu düşünüldüğünde mevduatta aslan payı halen döviz cinsi ya da döviz endeksli hesaplarda tutuluyor. Bankaların 3 aya kadar vadeli mevduat için verdikleri ortalama faiz ise yüzde 57’ye ulaşırken, piyasanın 12 ay sonrası TÜFE beklentisi ise yüzde 36.70 oldu. Önümüzdeki süreçte ekonomideki dolarizasyonun gidişatını reel faiz belirleyecek.