Kelebek Magazin

‘Türkiye’de 1,5 milyona yakın talasemi taşıyıcısı var’

Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Ecz. Nurten Saydan, talaseminin dünyada ve ülkemizde en sık görülen, önlenebilir kalıtsal kan hastalığı olduğunu söyledi ve “Akdeniz çevresindeki ülkelerde sık görülmesi nedeniyle Akdeniz anemisi olarak da bilinen talasemi, genetik geçişi olan bir hastalık olduğundan kuşaktan kuşağa aktarılıyor. Hem talasemi hastalarının hem de toplum sağlığının korunması için hepatit aşılarının bulunabilir olması sağlanmalıdır” dedi.

Cem YILDIRIM/ANKARA
 
Talasemi (Akdeniz anemisi) Türkiye’de ve dünyada en yaygın görülen genetik hastalıkların başında geliyor. Ülkemizde akraba evliliklerinin fazla olması, genetik geçişli hastalık olan talaseminin görülme sıklığını arttırıyor.

Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Ecz. Nurten Saydan, engellenebilir bir hastalık olmasına rağmen dünyada her yıl en az 365 bin talasemi hastasının doğduğunu ve tedavi gördüğünü hatırlatarak, “Türkiye’de 1,5 milyon talasemi taşıyıcısı var” diyerek şunları söyledi:
 
“Akdeniz ülkesi olan Türkiye’de her 40-50 kişiden biri, Antalya, Adana ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde ise her 10 kişiden biri talasemiye yol açabilecek genleri taşıyor. Anne-babadan gelen taşıyıcı genlerin yol açtığı, genetik bir kan hastalığı olan talasemi, ciddi kansızlık ve buna bağlı olarak aşırı halsizlik, çabuk yorulma, etrafa ilgisizlik, renkte solgunluk, çarpıntı ve gelişme geriliği gibi belirtilerle kendini gösteriyor. Anne babadan her ikisi de talasemi taşıyıcısı ise çocuklar hasta, taşıyıcı veya normal olabilir. Böyle çiftler yüzde 25 olasılıkla normal, yüzde 50 olasılıkla kendileri gibi taşıyıcı ve yüzde  25 olasılıkla da talasemili çocuk sahibi olabilir.” 
 
TALASEMİDE TEDAVİ

Akdeniz anemisi hastası bebekler doğduklarında normaldir ve belirti göstermezler. Ancak genellikle 6’ncı aydan sonra Akdeniz anemisi olan bebeklerde kansızlık sorunu ortaya çıkar. Talasemi hastalarında tedavileri boyunca düzenli demir düzeylerinin takibinin yanı sıra, kalsiyum ve D vitamini açısından da izlenmeleri ve ihtiyaç duyulduğunda da destek tedavileri uygulanması gerekiyor. Tüm talasemililerin mutlaka hepatit A ve B aşılarının yapılması gerekiyor.

EVLENMEDEN ÖNCE TEST

2018 yılında Türkiye’de evlilik öncesi talasemi testi zorunlu hale getirildi. Genetik tanı ile çiftlerin talasemi hastalığına yol açabilecek taşıyıcı genlere sahip olduğu saptanırsa, doğacak çocuklarının da taşıyıcı ya da hasta olma ihtimalleri de hesaplanabiliyor. Gebelik öncesi gen ayıklanarak tüp bebek yöntemi ile sağlıklı bir bebek sahibi olunabilir.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ