Ukraynalı çocuklar, Atatürk’ün sözleriyle dünyada barış istedi

Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle Türkiye’ye getirilen ve Antalya’da misafir edilen Ukraynalı çocuklar, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün “Yurtta sulh, cihanda sulh” sözleriyle dünyaya barış mesajı verdi.

Ulu Önder Atatürk, ebediyete intikalinin 84’üncü yılında Antalya Kemer’de bir otelde bir araya gelen savaş mağduru Ukraynalı çocuklar tarafından da anıldı.

Atatürk için saygı duruşunda bulunan ve İstiklal Marşı okuyan çocuklar, Türkiye’ye minnettarlıklarını ifade etti.

“BARIŞ İSTİYORUZ”

Babası Ukrayna’da olan 9 yaşındaki Danil Priymak, Atatürk’ü saygıyla, sevgiyle andıklarını söyledi. Priymak, “Mustafa Kemal Atatürk’ü çocukları çok seven ve dünyada barış için savaşan bir insan olarak tanıyorum. Atatürk çocuklar için çok önemli çalışmalar yapmış ve dünyaya da hep barış mesajları vermiş. Biz de barış istiyoruz” dedi.

Ukrayna’da yaşanan savaş nedeniyle ülkelerinden ayrı kaldıklarını belirten Priymak, “Babam ülkemiz için orada savaşıyor. Bizler mağdur olmayalım diye Türkiye’ye getirildik. Zor günümüzde bize kucak açan, bizi ağırlayan Türkiye halkına da çok teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

“ATATÜRK’ÜN SÖZLERİNİ HERKES DUYSUN”

16 yaşındaki Timofi Pişnakov da ülkelerinde savaş yaşandığı için mutsuz olduklarını söyledi. Antalya’da en kısa zamanda Ukrayna’ya dönme hayaliyle yaşadıklarını dile getiren Pişnakov, “Mustafa Kemal Atatürk de zamanında çocuklar ve insanlar için barış istemiş. Şimdi biz aynı durumdayız, onun sözlerini herkes duysun, dünyada barış olsun” ifadesini kullandı.

Koruyucu aileyle yaşayan 9 yaşındaki Veronika Valaybaba da savaş istemediğini vurguladı. Kendisi gibi çok sayıda çocuğun zor günler yaşadığını anlatan Valaybaba, şunları söyledi:

“Savaş insanları, çocukları öldürüyor. Çocukların sağlıklı ve mutlu yaşamasını istiyorum. Savaştan zarar görmesini istemiyorum. Savaşın bitmesini ve bir an önce Ukrayna’ya, eve dönmek istiyorum, orada arkadaşlarım, küçük kedilerim var. Barış olur, savaş biter ve biz de sizleri ülkemize bekleriz, ağırlamak isteriz.” (AA)