Yalancı yağlar en çok kalbi vuruyor
İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Erk, genellikle fast food ve paketli gıdalarla beslenen herkesi “gizli tehlike’’ trans yağlara karşı uyardı ve “Farkında olmadan tüketilen ve sentetik oldukları için ‘yalancı yağ’ olarak nitelendirilen bu yağlar en çok kalbe zarar veriyor’’ dedi.
Trans yağlar, ucuz bitkisel yağların yüksek basınç ve yüksek ısı altında hidrojenizasyonuyla üretiliyor. Uzmanlar, işlem sırasında yağa, nikel oksit, nişasta ve kıvam verici kimyasallar da katıldığını belirtiyor.
İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Erk
Böylelikle yağ, ucuza mal edilirken raf ömrü uzuyor, defalarca kullanılabiliyor, gıdaya lezzet veriyor ve bu yüzden bağımlılık yapıyor. Dolayısıyla trans yağların vücuda girdiği zaman birçok hastalığa zemin hazırladığına dikkat çeken İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Erk, bu görünmez tehlikeye şöyle dikkat çekti:
NASIL ÜRETİLİR?
Trans yağların ham maddesi bitkisel sıvı yağlardır. Bu yağlar rafine olmadıkça (işlenmedikçe) aslında sağlığa yararlı olabilen yağlardır. Gıda endüstrisi çok fazla kar elde edebilmek için aslında sağlıklı olan bu yağlardan son derece toksik, zararlı yağlar üretmektedir.
Trans yağlar, bitkisel sıvı yağlara (kanola, soya, ayçiçeği, pamuk, safran gibi) çok fazla basınç ve ısı altında hidrojen eklenmesi sonucu ortaya çıkan sağlık açısından habis bir yağ çeşididir. Yani bitkisel yağların özel işlemlere tâbi tutulmasıyla elde edilir.
Bu nedenle doğal değildir. Laboratuvarlarda ve tüplerde oluşturulan sentetik yani “yalancı” yağlardır. Tabii yemeklik yağların yüksek ısılarda sürekli olarak ısıtılmasıyla da sağlıksız trans yağlar meydana gelebilir.